
Yeryüzündeki bitkilerden bazıları o kadar dayanıklı ki ne oksijensiz kalmaya ne de yakıcı sıcaklara boyun eğiyor. Hatta Mars’ta bile yaşamlarına devam edebiliyorlar.
Bilim insanları iklim değişikliği ve artan gıda talebi nedeniyle, yüksek dayanıma sahip bu bitkilerle ilgili araştırma yapmaya başlıyor ve dünyanın en dirençli bitkileri belirleniyor.
Kaya mantarları ya da siyanobakteriler
Almanya’da bilim insanlarının Mars’ta hayatta kalabilecek kadar dirençli olabileceğini söylediği iki tür söz konusu: Yosun ya da kaya mantarları ile fotosentez yapabilen siyanobakteriler. Araştırmacılar, İsviçre ve Antarktika’dan bu iki bitkinin örneklerini alarak aşırı kuraklık, düşük hava basıncı, güneş ışınları ve sıklıkla değişen hava sıcaklıkları gibi Kızıl Gezegen’e ait koşulları yarattıkları bir ortama koyuyorlar. Bu iki ilkel bitki türünün, sadece yaşama tutunmakla kalmadığı, aynı zamanda fotosenteze devam ederek yaşamsal faaliyetlerini sürdürebildikleri gözlemleniyor.
Klonlanmış türler
Uzun ömürlü bitkiler için klonlama da bir seçenek çünkü klonlanmış koloniler binlerce yıl yaşayabiliyor. Örneğin ABD’nin Utah eyaletindeki Pando kolonisinin yaklaşık 80 bin yıllık olduğu, California’daki Jurupa meşe ağaçlarının da yaklaşık 13 bin yıllık olduğu düşünülüyor.
Altın taşlar
‘Canlı taş’ olarak da bilinen altın taşlar, renkli çakıl taşlarına benzedikleri için bu isme layık görülmüş. Güneydoğu Afrika kökenli bu inanılmaz organizmalar için “kılık değiştiriyorlar” denebilir. Böylece diğer canlılar tarafından ısırılmamak adına kendilerini gizleyebiliyor, kayalık zeminlerde ya da çöl koşullarında da ayakta kalabiliyorlar. Bu bitkilerin, büyük bölümü yer altında olsa da tepe kısımları toprağın dışında olduğu için, güneş ışığını alıp enerjiye çevirebiliyor.
Kakao
Sıcaklık artışları kahvenin geleceği için tehlike oluşturuyor. Kahvenin yerini alabilecek daha dirençli bir ürün olarak ise kakao ön plana çıkıyor. Bilim insanları kahve yapraklarının sıcaklara dayanmakta zorlandığını, sıcaklıklar arttıkça kaliteli kahve çekirdeği üretmenin de zorlaştığını söylüyor. Bu da binlerce kişinin gelir kaynağını kaybedebileceği anlamına geliyor. Bu sebeple El Salvador ve Nikaragua gibi bazı ülkeler çoktan kakaoya geçti bile. Peki dayanıklı oldukları kadar tehlikeli de olduklarını? Antik Yunan dilinde, “ateş bitkileri” anlamına gelen profitler ailesinin bir türü olan okaliptüsler, orman yangını sırasında hayatta kalabildikleri gibi, bazen de soylarını sürdürebilmek adına üremek için yangına ihtiyaç duyabiliyorlar. Bu ağaçlar doğal yangın başlatıcılar olarak da biliniyor çünkü ürettikleri yağ ve reçine çok kolay alev alabiliyor. Diğer yandan alevlerin yaydığı ısı bu ağaçların tohum kapsüllerini harekete geçirirken, diğer bitki ve ağaçlardan farklı olarak fidanları yanmış toprağın altında büyüyebiliyor.
Keten tohumu ve soya fasulyesi
Radyasyon canlı hücrelere zarar verdiği ve DNA’larını bozduğu için bitkilerin bir nükleer kaza sonrası canlı kalabilmesi mümkünmüş gibi gözükmüyor olabilir. Ancak 1986 yılındaki Çernobil nükleer faciasının etkilerini inceleyen araştırmacılar, bazı bitkilerin nükleer serpinti karşısında dahi yok olmadığını ortaya koydu. Keten tohumu ve soya fasulyesini inceleyen araştırmacılar, bu bitkilerin nükleer serpintiye maruz kalmış ortamda dahi biyolojilerini çevredeki koşullara adapte edebildiğini keşfetti. Bilim insanları bu bitkilerin, yeryüzünün milyonlarca yıl önce çok daha yüksek radyasyona maruzken geliştiğini, bu yüzden de nükleer enerjiye dayanabildiklerini savunuyor.
Tohumlar
Rus bilim insanları, bir sincabın toprağın altına gömdüğü tohumları kullanarak, nesli 32 bin yıl önce tükenen bir bitkiyi hayata döndürmeyi başardı. Aşırı soğuk iklimleri seven Silene stenophylla türü çiçekli bitkiler Siberya’daki donmuş bir nehrin kenarında bulundu. Araştırmacılar, tohumlardan aldıkları dokuları yeni bitkiler filizlendirmek için kullandılar. Bu bitkiler daha sonra kendi kendine üreyebilir hale geldi. Uzmanlar Kuzey Kutbu’ndaki nesli tükenen birçok bitkinin kalıntılarını kullanarak buradaki diğer bitkileri de hayata döndürebileceklerini umuyor.
Kaynak: BBC