21.11.22

Syngenta, Fields of Innovation’a Rekor Katılım

Syngenta, 27-29 Eylül 2022 tarihleri arasında 1700’den fazla konuğu Fields of Innovation’da ağırladı. Ziyaretçiler, araştırma ve geliştirme sürecindeki en yeni sebze çeşitlerini keşfetmek, bitki patolojisi laboratuvarını deneyimlemek ve Interra® Scan toprak sensörünü ilk kez görebilmek için Hollanda’nın Grootebroek kentinde uzmanlarla bir araya geldi.

1700’den fazla ziyaretçinin yeni çeşitleri, direnç ıslahını ve saha sensör teknolojilerini ilk kez inceleme fırsatı bulduğu organizasyonda Syngenta Vegetable Seeds Avrupa, Afrika ve Orta Doğu Başkanı Arend Schot, “Her yıl düzenlenen bu etkinlikte bu denli çok sayıda konuğu ağırlamaktan heyecan duyuyoruz ve onların da bize katılmaktan heyecan duydukları çok açık. Bu yıl, önemli çeşitlerimiz ve diğer Syngenta yenilikleri hakkında daha fazla bilgi edinmek isteyen insanların yoğun katılımıyla bir ziyaretçi rekoru kırdık. Organizasyon yetiştiriciler ve müşterileri, distribütörler ve kendi yetiştiricilerimiz ile ürün geliştirme ve ticari ekiplerimiz için önemli bir buluşma noktası haline geldi” dedi.

Çok tutulan ve gelecek vadeden çeşitler

4 hektarlık (yaklaşık 40 dönüm) alanda, 25 benzersiz üründen 550’den fazla çeşit yer aldı. Dünyanın dört bir yanından gelen yetiştiriciler ve konuklar, coğrafi konumlarını ve yönetim stratejilerini göz önünde bulunduran, alanında uzman bir ekiple yeni çeşitleri keşfetti, tattı ve tartıştı. Öne çıkan ürünlerden bazıları ise şunlar oldu:

  • Yetiştirilmeye hazır batavia marulu: Çekici bir yeşili, canlı rengini ve güzel bitki yapısını, çok iyi üst ve alt sunumu bir araya getiren yeni batavia marulu, dikkate alınması gereken bir çeşittir. İyi büyüme gücü, hızlı tohum vermesi ve uç yanıklığı direnci ile yaprak ve toprak mantarlarına karşı yüksek direnç gösterir. Syngenta, kendini yetiştiricilere tüm bölgeleri ve talepleri karşılamak için yaprak rengi, büyüme hızı ve ekolojide birçok seçenek sunmaya adamıştır.
  • Hava koşullarına dayanıklı lahana: İklim değişikliği tehdidinin giderek artmasıyla birlikte, yetiştiriciler çok fazla veya çok az yağmur gibi olumsuzluklara dayanıklı lahana çeşitleri arayışına girdi. Syngenta, zorlu hava koşullarına ve trips ve ksantomonas gibi zararlılara karşı dirençli Super Team lahana ürünlerini görücüye çıkardı.
  • Geleceğe hazır yeşil fasulye: İster elek boyutu ister hastalıklara karşı direnç olsun, Syngenta ıslahçıları, ihtiyaçlarını anlamak için yetiştiricilerle yakın işbirliği içinde çalışıyor. Syngenta , taze ve işlenmiş olmak üzere iki farklı pazara sahip olan yeşil fasulye yetiştiricilerinin, tüketiciler ile işleyicilerin taleplerine uygun ürün türlerine duydukları gereksinime çözüm sunmaya hazırdır.
  • Ödüllü iStem: iStem, trend belirleyen yetiştiricilere yönelik lezzetli, yenilikçi yeni ve ekime hazır bir karnabahardır. Geleneksel karnabaharla neredeyse aynı şekilde yetiştiğinden, bu yeni fırsatı değerlendiren üreticilere kolay bir geçiş imkanı sağlıyor.
  • Mildiyö hastalığına dayanıklı soğan: Syngenta, Avrupalı yetiştiricilere Mildiyö hastalığına dayanıklı ilk soğan çeşidini sunmanın heyecanını yaşıyor. Geleneksel yöntemlerle yetiştirilen Prediction çeşidi, yetiştiricilere kolaylık ve potansiyel olarak daha yüksek verim sağlıyor.
  • Türünün tek örneği sivri kıvırcık lahana: Farklı ucu ve olağanüstü kıvırcık yaprakları sayesinde yetiştiriciler gerçekten eşsiz bir ürünle tanışma fırsatı buldu. Geleneksel Syngenta kıvırcık lahanasının direncine ve gücüne sahip olan bu ürünün ucu da oldukça dikkat çekicidir.
  • Her yetiştiriciye uygun ıspanak: Syngenta agronomları, işleme ve taze pazar taleplerini karşılayan geniş bir ıspanak çeşidi yelpazesini tanıttı. Syngenta’nın ıspanak çeşitleri, güzel ve çok çeşitli yaprak şekilleri, renkleri, dik duran gövdeleri, kalın yaprakları ve iyi verim potansiyeli gibi tarla özelliklerini Stemphylium yaprak lekesi ve Ispanak mildiyösü gibi hastalıklara karşı yüksek direnç ile birleştiriyor.
  • Hastalıklara dirençli kabak: Kabak yetiştiriciliğinde on yılların tecrübesi ile Syngenta, yüksek verimlilik potansiyeline sahip sağlıklı kabaklardan oluşan bir ürün yelpazesi sunuyor. Çeşitler, kabakta sık görülen hastalıklara karşı direnç veya toleransın yanı sıra pazar ihtiyacını karşılamak için hem kısa hem de uzun döngülüdür. Yetiştiriciler, hastalıklara dayanıklılığın yanı sıra, tek tiplilik, canlı renk ve taze pazar için önemli olan diğer özellikleri sergileyen kabak çeşitlerini de gördüler.
  • Beyaz ve çift renkli tatlı mısır: Avrupa pazarında yeni olan beyaz ve çift renkli tatlı mısır çeşitleri, arka bahçedeki barbekülerizde size koçanından mükemmel bir şekilde çıkan süper tatlı taneler içeriyor. Syngenta uzmanları bu yeni çeşitleri ve dünya çapında çeşitli koşullarda nasıl performans gösterdiklerini açıkladı. Beyaz ve çift renkli çeşitler, Avrupa’da daha yaygın olan sarı taze pazar tatlı mısırına benzer şekilde yetiştiriliyor.

Schot, “Yetiştiriciler için çözümler bulma konusundaki yorulmak bilmeyen kararlılığımız asla değişmeyecek. Fields of Innovation’da sergilediğimiz teknolojiler, her sezon karşılaştıkları zorlukları çözmek için yetiştiricilerle el ele çalışmak istediğimizin kanıtıdır, bu sayede dünyayı beslemek için yaptıkları zorlu işlerinde onların gerçek ortağı olabiliriz’’ dedi.

Bitki patolojisi deneyimi

Syngenta, Bitki Patolojisi Deneyimini sergilemek üzere yetiştiricileri ve araştırmacıları sahada ağırladı. Burada, dayanıklı çeşitleri tanıtırken başarı sağlamak için attıkları birçok adım hakkında bilgiler verildi. Örneğin, turpgiller ürünlerinde yeni çeşitler, yetiştiricilerin tarlalarına ulaşana kadar 12 ila 20 yıl süren araştırma, deneme ve geliştirme çalışmaları gerekiyor.

Syngenta Turpgiller Özellik Geliştirme Sorumlusu Jan Bruin, ” Hastalık direncine yönelik ıslah, hem bilim hem de bir sanattır” dedi. Bruin sözlerine “Bilim her adımda kendini gösteriyor; bilimin küçük bir kısmına örnek vermek gerekirse, alelleri birleştiriyoruz, bitki biyolojisi ile çalışıyoruz ve genetiği anlıyoruz.” Sanat ise tüm bu bilgileri alıp değer yaratacak şekilde kullanmaktır. Bu kombinasyonları bulmak, genellikle yaratıcılık ve müşterilerimizi ve son tüketicileri yakından anlamayı gerektirir” şeklinde devam etti.

Teknoloji ve doğru uzmanlara sahip olmamız, ıslah sürecini hızlandırdı ve daha büyük bir başarı derecesi sağladı. Yetiştiriciler, moleküler markör teknolojisini kullanarak ürün çeşitlerine daha hızlı direnç kazandırabiliyor. Böylece yılda daha fazla ürün döngüsü elde edilebilmekte, bu da yeni ıslah gelişmelerinin daha hızlı gerçekleşmesi anlamına gelmektedir.

Bu aynı zamanda ıslahçıların arzu edilen özellikleri modern çeşitlere eski yöntemlere kıyasla daha hızlı bir şekilde aktarabileceği anlamına gelmektedir. Örneğin, bir ıslahçı mantara karşı direnç özelliği kazandırmak istediğinde, bu işlem yaklaşık yedi ya da sekiz yıl yerine sadece dört ila beş yıl sürüyor.

Bruin, “Yetiştiricilere yeni direnç özellikleri gibi çözümler bulmak için her gün çok çalışıyoruz. Yetiştiricilerle konuşmak ve onlara yetiştirdikleri dirençli çeşitlerin arkasındaki çalışmaların bir kısmını göstermek heyecan vericiydi” şeklinde konuştu.

TechZone’a bir bakış

Etkinlikte ilk kez, yetiştiricilerin daha üretken, daha karlı ve daha sürdürülebilir olmalarına yardımcı olan bazı son teknolojileri içeren TechZone da dahil edildi. Syngenta uzmanları Interra® Scan, Biodiversity Sensor ve toprak haşere sensörü EDAPHOLOG’u tanıttı.

Syngenta’nın, yetiştiricilerin toprak koşullarını ve besin desteğini doğru bir şekilde belirleyebilmeleri için 27 katmana kadar bilgi içeren yüksek çözünürlüklü toprak besin maddesi, doku ve karbon haritaları sunmak üzere yeni teknolojiyi getiren ilk toprak sağlığı hizmeti olan Interra® Scanin lansmanı, Fields of Innovation sırasında yapıldı.

EAME Sürdürülebilir ve Sorumlu İşler Başkanı Mark Hall, “Interra® Scan, Interra® Scan platformu aracılığıyla yetiştiricilerin bilgisayarları tarafından erişilebilen yüksek çözünürlüklü haritalar oluşturuyor” dedi. Mark Hall “Tarama teknolojisi, pH, toprak dokusu, organik madde, karbon ve katyon değişim kapasitesinin yanı sıra yükseklik ve bitki su mevcudiyeti de dahil olmak üzere tüm yaygın besin özelliklerinin belirlenmesine olanak tanıyarak, hektar başına 800’den fazla veri referans noktası sunuyor. Bu, insanlara yapılan kapsamlı bir check-up’un toprak için yapılanı’’ açıklamasında bulundu.

Çoğu türü otomatik, otonom ve güvenilir bir şekilde tanımlayan 7/24 biyoçeşitlilik izleme özelliğine sahip olan Biyoçeşitlilik Sensörünün, ilk lansmanı Dünya Biyoçeşitlilik Forumu’nda yapıldı. Bu veriler, bugün sahada nelerin mevcut olduğunu ve bunun genel olarak biyoçeşitlilik için ne anlama geldiğini göstermeye yardımcı olabilecektir.

TechZone’da ayrıca tarlaların toprak sağlığını ve ekosistemlerin genel çeşitliliğini göstermeye yardımcı olan toprak böcek sensörü EDAPHOLOG da yer aldı.