Türkiye‘nin çeşitli bölgelerinde yer altı sularının aşırı kullanımı sonucu oluşan obruklar, çevre ve toplum sağlığı için ciddi bir tehdit oluşturmaya devam ediyor. Konya Teknik Üniversitesi‘nden Prof. Dr. Fetullah Arık, özellikle Konya‘da sayıları 2 bin 200’ü geçen obruk vakalarının, şimdi de 16 farklı il için risk teşkil ettiğini belirterek, bu illerde de obruk risk haritası oluşturma çalışmalarının planlandığını duyurdu.
Konya Ovası‘nda son yıllarda obruk sayısında dikkat çekici bir artış yaşandı. Özellikle Karapınar ilçesi başta olmak üzere, Ereğli, Halkapınar, Emirgazi, Çumra, Cihanbeyli, Kulu, Yunak, Çeltik ve Altınekin gibi ilçelerde obruk oluşumları gözlemlendi. Bu gelişme üzerine AFAD ve Konya Teknik Üniversitesi iş birliği ile bir obruk risk haritası hazırlama çalışması başlatıldı. Prof. Dr. Arık’ın liderliğindeki ekip, 3 yıl süren bir çalışmanın ardından Konya için obruk risk haritasını tamamladı.
On altı il daha obruk tehdidi ile karşı karşıya
Prof. Dr. Arık’a göre obruk problemi, sadece Konya ile sınırlı değil. Karaman, Aksaray, Niğde, Ankara, Eskişehir, Sivas, Çankırı, Yozgat, Çorum, Bitlis, Siirt, Batman, Diyarbakır, Afyonkarahisar, Denizli ve Manisa‘da da obruk oluşum riski bulunuyor. Risk haritası, yer altı su kaynaklarının yönetimi ve korunması konusunda acil önlemlerin alınması gerektiğini gösteriyor. 2023’ün Kasım ayında risk altındaki bu illerdeki AFAD görevlileri, teknik personel ve yöneticiler için bir eğitim semineri düzenledi. Bu eğitimle, Konya’daki gibi bir obruk risk haritası oluşturma çalışmalarına hazırlık yapıldı. Prof. Dr. Arık, tüm Türkiye genelinde obruk risk haritasının yaygınlaştırılacağını ve bu haritanın, ilerleyen dönemlerde yapılacak tüm planlamalarda göz önünde bulundurulacağını vurguladı.
İklim krizi, riski arttırıyor
İklim krizinin tetiklediği kuraklık ve su kaynaklarının azalması, obruk oluşumunu doğrudan etkileyen faktörler arasında. Özellikle tarımsal sulama ve sanayi için aşırı yer altı suyu çekimi, yer altı su seviyesinin hızla düşmesine ve dolayısıyla toprağın altındaki boşlukların çökmesine neden oluyor. Bu durum, özellikle kireç taşı gibi çözünebilir kayaçların yoğun olduğu bölgelerde obruk oluşumunu hızlandırıyor. Küresel ısınma ve iklim değişikliği ile birlikte, yağış rejimlerindeki değişiklikler ve sıcaklık artışları, su kaynaklarının daha da azalmasına ve dolayısıyla obruk oluşum riskinin artmasına yol açıyor.
Türkiye genelindeki obruk tehlikesine karşı alınacak önlemler, ilgili tüm kurum ve kuruluşların iş birliği ile gerçekleştirilecek. Riskin yüksek olduğu alanların tespiti ve bu bilginin imar ile tarımsal planlamada kullanılması, olası zararların önlenmesinde kritik bir rol oynayacak.
Kaynak: yeşilgazete