04.03.24

Hububat Sektör Toplantısı, Gaziantep’te Gerçekleşti

Tarım ve Orman Bakanlığı, Ticaret Bakanlığı, Toprak Mahsulleri Ofisi (TMO), Ulusal Hububat Konseyi (UHK) ve Gaziantep Ticaret Borsası (GTB) iş birliği ile 2023 Yılı Hububat Değerlendirme ve 2024 Yılı Beklentileri Paneli’ Gaziantep’te düzenlendi.

Gaziantep Ticaret Borsası’nın ev sahipliğinde gerçekleştirilen panelde; bakanlık birimleri, sektör paydaşları ve akademisyenler hububat sektörünün genel durumunu değerlendirerek, geleceğe yönelik atılması gereken adımlar hakkında görüşlerini ifade ettiler.

Şehitkamil Kültür ve Kongre Merkezi’nde düzenlenen panele, Gaziantep Vali Yardımcısı Hüseyin Kaptan, TMO Genel Müdürü Ahmet Güldal, TOBB Borsalar Konsey Başkanı Hüseyin Çevik, UHK Başkanı Özkan Taşpınar, Ticaret Bakanlığı Lisanslı Depo Daire Başkanı Bahar Emre, TMO Alım ve Muhafaza Daire Başkanı Gökhan Gürbüz, Bitkisel Üretim Genel Müdür Yardımcısı İhsan Emiralioğlu, TÜRİB Genel Müdürü Ali Kırali, TUSAF Başkanı Haluk Tezcan, Türkiye Makarna Sanayicileri Derneği Başkanı Aykut Göymen, Kurum Müdürleri, Ziraat Oda Başkanları, sektör paydaşları katıldı.

TMO GENEL MÜDÜRÜ GÜLDAL

Toprak Mahsulleri Ofisi (TMO) Genel Müdürü Ahmet Güldal, panelin açılışında yaptığı konuşmada; kuraklık, pandemi, savaş, ürün azlığı, ürün çokluğu gibi dünya piyasalarını etkileyen unsurların son 45 yılda sıklıkla karşılaşılan sorunlar olduğunu söyledi. Dünyanın herhangi bir yerinde meydana gelebilecek bir olumsuzluk veya afetin tüm sektörleri etkileyecek boyutta sonuçlar oluşturabildiğini kaydeden GÜLDAL “Tedarikli olmak zorunda olduğumuzu hep biliyoruz. Geçmişte tedariklerimizi yurt dışından yaptığımız dönemler de oldu. Türkiye’de özellikle salgın hastalık döneminde dünyanın diğer birçok ülkesinin aksine hiçbir şeyin eksikliği çekilmedi’’ dedi. 2023 sezonunun ise varlık yılı olduğunu kaydeden GÜLDAL, TMO’nun alım faaliyetleri için hazırlıklarının günler öncesinden tamamlandığının altını çizerek “ 2023 yılı ülkemiz açısından da oldukça bereketli bir yıl oldu. 2021 yılında kuraklık neticesinde 17,7 milyon tona kadar düşen buğday üretimimizin 2023 yılında 21,8 milyon tona kadar yükseldiğini değerlendiriyoruz’’ şeklinde konuştu.

Bu yıl dünyadaki olumsuz rekoltenin aksine özellikle makarnalık buğdayın ülkemizde yüz güldürdüğünü aktaran GÜLDAL “Makarnalık buğday üretimimiz son 18 yılın en yüksek rekoltesine ulaştı. 2021 yılında 3,15 milyon tona kadar inen makarnalık buğday üretimimizin 2022 yılında 3,75 milyon tona, 2023 yılında da 4,3 milyon tona (%15 artışla) ulaştığını değerlendiriyoruz.” ifadelerini kullandı. TMO’nun “Son ürün gelene kadar” sloganı ile tüm örgütsel gücünü ortaya koyduğuna dikkat çeken Güldal, “Günlük ortalama 200 bin ton alım rakamına ulaştık. Bu rakamlar önceki yıllarda 100-110 bin ton iken bu yıl bu rakamı iki katına çıkardık. Üreticilerimiz, 13 milyon tonun üzerinde ürünü kuruluşumuza teslim etti’’ dedi.

Konuşmasının devamında TMO faaliyetleri, geride bıraktığımız alım dönemi ile gelecek sezon değerlendirmesini yapan GÜLDAL; güncel hububat piyasası ve satış faaliyetleriyle ilgili bilgiler de aktardı. Ayrıca ekim dönemindeki iklimsel durumun gelecek sezon üretimine de olumlu katkı sağlayacağını bildirdi.

GTB YÖNETİM KURULU BAŞKANI AKINCI

GTB Yönetim Kurulu Başkanı Mehmet Akıncı da konuşmasında hububat üretiminin Türkiye tarımının bel kemiğini oluşturduğunu ifade etti. Türkiye tarım arazilerinin yaklaşık yüzde 75’ni hububatın kapsadığını dile getiren Akıncı, ülkemizin zengin bir tarım ülkesi olduğunu ve bunun kıymetinin çok iyi bilinmesi gerektiğini söyledi. Tarımın hayatın kaynağını oluşturduğuna dikkat çeken Akıncı, “Pandemi süreci, Rusya ve Ukrayna arasında yaşanan savaş, iklim değişiklikleri ve aşırı kuraklıklar tarımın önemini bizlere bir kez daha hatırlattı. Özellikle salgın hastalık sırasında tedarik zincirleri büyük yara aldı. İnsanoğlunun gıdayı para ile alamadığı zor bir dönemi yaşadık. Yaşadığımız tüm bu olayları göz önüne aldığımızda, tarım ve gıdanın ülkeler için ne kadar önemli bir ulusal güvenlik meselesi olduğunu rahatlıkla söyleyebiliriz. Tarlamızda, bağımızda, bahçemizde verimliliği artırıcı ekim, sulama, hasat ve diğer tarımsal faaliyetlere katkı sunacak teknolojileri mutlaka yaygınlaştırmalıyız. Kısacası tarımsal ürünlerin verimini ve kalitesini modern teknolojiyle harmanlayıp, Tarım 4.0 devrimini ıskalamamamız gerekiyor” dedi.

TİM HUBUBAT KONSEYİ BAŞKANI TİRYAKİOĞLU

TİM Hububat Bakliyat Yağlı Tohumlar ve Mamulleri Sektör Kurulu Başkanı Ahmet Tiryakioğlu da panelde yaptığı konuşmada, Hububat Mamulleri Dış Ticaretinde Türkiye’nin genel durumu ve yaşanan gelişmeler hakkında bilgiler verdi.

TİM’in sınıflandırmasına göre Türkiye’de “Bitkisel Ürünler” ihracatı yapan 8 sektör bulunduğunu belirten Tiryakioğlu, şunları söyledi: “Bu sekiz sektörümüzün 2023 yılı 11 aylık toplam ihracatı 21,3 milyar dolar. Hububat sektörü bunun 11,3 milyar dolarını tek başına karşılamakta. Hububat sektörü ilk 11 ayda değerde yüzde 9 miktarda ise yüze 35’lik bir artış yakalamış durumda. 6 birlik olarak 2023’te de 13 milyar dolar ihracat hedefimizi tutturacağımızı umuyoruz.”

Sektör kurulu olarak bu sene önemli bir gelişmeye imza attıklarını anlatan Tiryakioğlu, açıklamalarını şöyle sürdürdü: ‘’Sektör bünyesinde bulunan ve 12 bin 700 üyesi bulunan 6 birlik, TGDF, ETÜDER, ICA FUAR ve ALZ fuarcılık bir araya gelerek Türkiye Gıda Platformunu kurduk. İlk icraatımızı bu seneki fuarda gerçekleştirdik. Her yıl 20 bin metrekare olan fuar bu sene bu birlikteliğin verdiği güç ile 40 bin metrekare alana ulaştı. Türkiye Gıda Platformu olarak birkaç yıl içinde WorldFood İstanbul Fuarı’nı dünyanın en önemli gıda fuarı haline getirmeyi hedefliyoruz. Bunun yanı sıra Turquality destek programından yararlanarak şekerli mamuller ve bulgur özelinde iki ayrı tanıtım projesini hayata geçireceğiz.”

UHK BAŞKANI TAŞPINAR

Türkiye’nin bir tarım ülkesi olduğunu vurgulayan Ulusal Hububat Konseyi Başkanı Özkan Taşpınar da “Dört değişik mevsimi 7 tane değişik coğrafi bölgesi bulunan bir ülkede yaşıyoruz. Neredeyse ülkemizde yetiştirilemeyen bitki yok. Ülkemiz kendi kendine yeten bir ülke ve biz bununla her zaman gurur duyuyoruz” dedi.

2022 ve 2023 yılı hububat üretimine yönelik değerlendirmelerde bulunan Taşpınar, “2022 yılı çok sıkıntılı bir şekilde başladı, güz ayında çok hafif yağmurlar yağdı. Tarımsal bir kuraklık yaşanmadı ama yaşanmak üzereydi diyebiliriz. Şubat ayındaki olumlu yağışlarla birlikte çok güzel bir rekolte elde ettik. 2021 de oldukça sıkıntılı bir süreç yaşamıştık, oldukça verim düşüklüğü vardı ve çoğu tarlalara biçerdöver dahi girememişti. Bu sene bolluk bereket dolu bir yıl yaşadık. Tabi üretimin darlığında da bolluğunda da bazı sıkıntılar yaşanabiliyor. Önemli olan her iki süreçte de gerekli tedbirlerin alınması ve sürdürülebilirliğin sağlanması. Bu sene en son verilerimize göre 21,8 milyon ton bir buğday rekoltesi elde edildi. Böylelikle fiyatlardaki olumsuzluklar dengelendi. Olukça verimli bir sezonu geride bırakmış olduk” ifadelerini kullandı.

TOBB BORSALAR KONSEY BAŞKANI ÇEVİK

Son üç yılda hububat sektörünün üretiminde ve ticaretinde önemli gelişme risklerinin yaşandığına vurgu yapan TOBB Borsalar Konsey Başkanı Hüseyin Çevik, “Pandemi, iklimsel kuraklık, Rusya-Ukrayna Savaşı ile hububatın önemi arttı. Emtia fiyatlarındaki belirsizlik ve üretime bağlı olarak piyasalar ciddi derece sarsıldı. Ülkemiz açısından ise hububat, bitkisel ve hayvansal üretimimizin omurgasını oluşturmakta. Bunun öneminden dolayı değişen ve gelişen koşullar karşısında yerinde ve zamanında yapılan fevkalade tedbirlerle üretim ve ticaret sürmüştür. Üretimden yana politikalar, üreticilere verilen hazine destekleri, TMO’nun piyasayı regüle görevini yerinde ve zamanında yapması süreci en az zararla atlatmamızı sağlamıştır” dedi.

Paneller

Açılış konuşmalarının ardından 22023 Yılı Hububat Değerlendirme ve 2024 Yılı Beklentileri Paneli’ne geçildi.

UHK Yönetim Kurulu Üyesi Prof. Dr Bayram Sade’nin moderatörlüğünde gerçekleşen ilk panelde,  Bitkisel Üretim Genel Müdür Yardımcısı İhsan Emiroğlu Tarımda Planlı Üretim ve Depremin Bölge Tarımına Etkileri, TMO Alım ve Muhafaza Daire Başkanı Gökhan Gürbüz, TMO Hububat Politikaları ve Sezon Değerlendirmesi, TÜM Hububat Bakliyat Yağlı Tohumlar ve Mamulleri Sektör Kurulu Başkanı Ahmet Tiryakioğlu, Hububat Mamulleri Dış Ticaretinde Türkiye’nin Durumu ve  UHK Araştırma ve Danışma Kurulu Üyesi Prof. Dr Süleyman Soylu ise Mevcut Ekiliş, Bitki Gelişimi ve Yeni Sezon Beklentileri konu başlıkları altında sunum yaptı.

UHK Başkan Yardımcısı Yaşar Serpi’nin moderatörlüğünü yaptığı ikinci oturumda ise TÜRİB Genel Müdürü Ali Kırali, Hububat Üretiminde ve Ticaretinde TÜRİB’in Rolü ve Etkileri, TUSAF Başkanı Haluk Tezcan Un Sektörünün durumu, Sorunları ve Öneriler, Ticaret Bakanlığı Lisanslı Depo Daire Başkanı Bahar Emre, Lisanslı Depoculukta Yaşanan Gelişmeler, Türkiye Makarna Sanayicileri Derneği Başkanı Aykut Göymen ise Makarna Sektörünün Genel Durumu ve Önerileri konularında açıklamalarda bulundular.

Ulusal ve yerel ölçekte kamu kurum kuruluşları, sivil toplum örgütlerinin yoğun katılımı ile gerçekleşen toplantıda öne çıkan bazı konular şu şekilde oldu:

– Sonbahar ve kış mevsiminde yağış eksikliği ülke genelinde belirgin olarak hissedilirken, bu durum hububat üretiminde önemli risk doğurdu. Meteorolojik kuraklığın tarımsal kuraklığa dönüşme riskine karşın Mart, Nisan, Mayıs ve Haziran aylarındaki yüksek ve dengeli yağışların hububatın telafi yeteneğinin de devreye girmesi ile rekolte artışının oluşması gibi ilginç bir sonuç ortaya çıkardı. Bu üretim sezonunda buğday üretimi 21,8 mt, arpa üretimi 9 mt ve mısır üretimi 8,75 mt olmak üzere toplam tahıl üretimi 41,5 mt ile tüm zamanların rekorunu kırdı.

– TMO şu ana kadar ağırlıklı buğday olmak üzere 13 milyon tonun üzerinde ürün aldı. Devam eden mısır alımları ile bu miktar 14 milyon tona ulaşılabilir. Böylelikle TMO, üretilen hububatın 1/3’ünü almış bulunuyor.

– Lisanlı depoculukta fiili kapasitenin 10 milyon tonun üzerine çıkması, önemli bir gelişme olarak kabul edildi. Global krizlere karşı direncin en önemli yolunun depolamadan geçtiğinin altı çizilerek,  bu anlamda 20 milyon ton hedefinin heyecan verici görüldüğü, yatırım kredi imkanlarının artırılarak, bu hedefe hızla ulaşılması gerektiği vurgulandı.

– TÜRİB’in lisanslı depoculukla eş zamanlı gelişme gösterdiği, işlem hacmi ve kayıtlı yatırımcı sayısındaki artışların önemli olduğu, kontrollerde manuel araçlar yanında yazılım programlarının kullanımının arttığı ve yapay zekanın devreye alınma sürecine geçildiğinin açıklanması, hububat ticaretinde yeni bir aşama olarak değerlendirildi.

– Üretim planlamasının bir takvim dahilinde işleyeceği ve sistemin su kısıtı olan bölgelerde uygun bitki deseni oluşumuna katkı sağlayacağı, bu aşamada ürün bazında aşırı beyanlardan kaçınılması gerektiği vurgusu yapıldı. Bu bölgelerde havzalar arası su temini, sulama sistemlerinin rehabilitasyonu ile basınçlı sulama sistemlerinin desteklenmesine önemli kaynak ayrılmasının gerekliliğine işaret edildi. Ovalarda yeni çok yıllık meyve bahçeleri tesisinin önlemesi gerekliği üzerinde duruldu.

– Un sanayiinin dünya un ihracatında birinciliği yıllardır sürdürdüğü, bu yıl 3,6 milyon ton ihracata ulaşılabileceği, tahıl koridoru mutabakatının sağladığı prestijin başta Japonya olmak üzere yeni pazar imkanları ortaya çıkardığı tespiti yapıldı. Ancak Irak pazarında önemli sorunlar yaşandığı, bunun çözümüne yönelik çalışmaların yoğunlaştırılması gerektiği vurgulandı.

– Makarna sanayiinin de üretim ve ticarette dünyada ikinci sırada ve sürekli yükseliş trendinde olduğu; 2023’te 1,4 milyon ton ihracat ve 1 milyar dolar gelire ulaşılabileceği, Avrupa pazarlarında uygulanan kısıtlamanın yumuşatılması halinde çok daha ileriye gidilebileceğinin altı çizildi.

Kaynak: uhk.org.tr