Buğdayda Nerede Hata Yaptık?
Birçok tarım ürününde sorun yaşanıyor. Ancak bu hasat döneminin en çok konuşulan ürünü buğday oldu. Üretimi, fiyatı, ithalatı, Toprak Mahsulleri Ofisi’nin fiyatı ve alımları, çiftçinin ürün satmak için Ofis’ten randevu alırken yaşadığı sorunlar ve daha birçok nedenden dolayı buğday hep gündemde oldu.
2022 üretim sezonunda verilen yüksek fiyatın da etkisi ile buğday üretim alanları genişledi. Üretici buğdaydan çok para kazanacağını hayal ediyordu. Ancak her şey tersine döndü. Rusya- Ukrayna savaşı nedeniyle artan buğday fiyatları, tahıl koridorunun açılması, Covid-19 salgınının etkilerinin azalması ile birlikte fiyatlarda ciddi bir gevşeme yaşandı. Üretim verilerinin de iyi gelmesi ile fiyatlar düşmeye başladı.
Türkiye’de büyük çiftçiler ve buğdaya yatırım yapanlar, tüccarlar kilosu 10 lira olacak diye ellerindeki ürünü satmak yerine beklettiler. Ama tam tersine fiyatlar düşünce buğday depolarda kaldı.
Fiyat enflasyonun altında kaldı
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, Toprak Mahsulleri Ofisi’nin buğday alım fiyatını 6 Haziran 2023’te açıkladı. Üreticinin beklentisi 14 Mayıs’ta ilk tur, 28 Mayıs’ta 2.turu yapılan Cumhurbaşkanlığı seçiminden önce buğday fiyatının açıklanmasıydı. Ancak, seçimden önce açıklanmayınca fiyatın düşük açıklanacağı anlaşıldı. Açıklanan fiyat hem dolar bazında 2022’ye göre düşük kaldı hem de enflasyonun altındaydı.
Geçen yıl 5 Haziran’da Cumhurbaşkanı Erdoğan tarafından ekmeklik buğday alım fiyatı ton başına 6 bin 50 lira, makarnalık buğday alım fiyatı 6 bin 500 lira ve arpa alım fiyatı 5 bin 200 lira olarak açıklandı. Sadece 25 gün sonra buğdayda ton başına 400 lira, arpada 200 lira artış yapıldı. Böylece 2022 ürünü ekmeklik buğday alım fiyatı 6 bin 450 lira, makarnalık buğday alım fiyatı 6 bin 900 lira ve arpa alım fiyatı da 5 bin 700 lira oldu. Ayrıca ürününü Toprak Mahsulleri Ofisi’ne satan çiftçilere buğdayda ton başına 1000 lira, arpada 500 lira üretim primi desteği verildi. 2021 yılına göre üreticiyi memnun eden bir fiyat oldu. Buna bağlı olarak 2023 yılında üretim alanları yüzde 5 civarında genişledi.
Alım primi artırılmadı
Cumhurbaşkanı Erdoğan, 6 Haziran 2023’te kabine toplantısı sonrasında Toprak Mahsulleri Ofisi’nin 2023 ürünü ekmeklik buğday alım fiyatını ton başına 8 bin 250 lira, arpa alım fiyatını ise 7 bin lira olarak açıkladı. Buğdayda geçen yıla göre yüzde 24, arpada yüzde 21 fiyat artışı yapıldı. Makarnalık buğday alım fiyatı ise ton başına 9 bin lira oldu.
Geçen yıl olduğu gibi buğdayda ton başına 1000 lira, arpada 500 lira da prim desteği veriliyor. Bu kez sadece Ofis’e ürün satan çiftçiye değil, Çiftçi Kayıt Sistemi(ÇKS)’ne kayıtlı çiftçiler ürününü kime satarsa satsın bu primden yararlanabiliyor. Primlerle birlikte ekmeklik buğday alım fiyatı ton başına 9 bin 250 lira, makarnalık buğday 10 bin lira ve arpa alım fiyatı da 7 bin lira oldu. Çavdar, yulaf ve tritikale fiyatı ise ton başına 6 bin lira olarak uygulanıyor.
Türkiye İstatistik Kurumu’na göre 2022 enflasyonu yüzde 64,27 olurken, Mayıs 2023 sonu itibariyle yıllık enflasyon yüzde 39,59 ve 12 aylık ortalamalara göre yüzde 63,72 oldu. Buğdaydaki fiyat artışı yüzde 24, arpada yüzde 21 oldu. Verilen fiyat enflasyonun altında.
Dünyada fiyat düştü, depolar doldu
Türkiye buğday alım fiyatlarını açıkladığında dolar bazında dünya fiyatının üzerindeydi. Türkiye’nin de buğday ithalatı yaptığı Rusya’da buğdayın tonu 237 dolar seviyesindeydi. Türkiye’ye teslimi 240 doların biraz üzerinde. Açıklanan alım fiyatı ise dolar o dönemde 23 lira olduğu dikkate alındığında primsiz ton başına 358 dolara denk geliyordu. Primle birlikte 402 dolar. Tabii ki dolar daha sonra arttı.
Dünyada fiyatların düşmesi, Türkiye’de buğday ithalatında gümrük vergisinin 31 Mayıs’a kadar sıfır olması, Mart ayına kadar yağışların olmaması ve ciddi bir kuraklık beklentisi ile hem devlet yani Toprak Mahsulleri Ofisi hem de özel sektör dışarıdan ciddi miktarda buğday alımı yaptı. Stoklar arttı. Lisanslı ve lisanssız depolar doldu. Zaten geçen yıldan buğday bekletenler de vardı.
Mart ayından sonraki yağışlar kuraklık riskini ortadan kaldırdı. İlk başta 18-19 milyon ton üretim olacağı beklenirken Haziran’da buğday üretiminin 21 milyon tonun üzerinde olacağı tahmin edildi. Yani hem depolar hem de tarlalar buğdayla doldu. Depolama kapasitemizin de yetersiz olduğu bir kez daha görülmüş oldu.
Bir yandan da Türkiye’nin öncülüğünde açılan tahıl koridoru ile Türkiye’ye ciddi miktarda ürün girişi oldu. Tahıl koridorundan en fazla ürün alan ülkeler arasında Çin ve İspanya’dan sonra Türkiye 3. sırada yer aldı.
TMO piyasada tek kaldı
Depoların buğdayla dolması, Toprak Mahsulleri Ofisi’nin uzun zamandır sürdürdüğü un regülasyonu kapsamında un sanayicilerine ucuz buğday temin etmesi, alım fiyatlarını satış fiyatları ile birlikte açıklamaması nedeniyle buğday alımında Ofis tek başına kaldı. Üreticilerin hepsi Toprak mahsulleri Ofisi’ne ürün satmak isteyince de randevu almak bile ciddi sorun oldu. Ürününü bir an önce satmak isteyen üretici randevu alamayınca serbest piyasada buğday fiyatı ton başına 6 bin liraya kadar düştü. Ülkenin her yerinden feryatlar yükselmeye başladı. Üreticiler düşen fiyata rağmen ürününü satacak tüccar, sanayici bulamadı. Hem fiyat ton başına ortalama 2 bin lira düştü hem de alıcı bulunamadı.
Geçen yıl “fiyat yükselecek, buğday 10 lira olacak” diye buğdayı elinde tutan ve zarar edenleri gören üretici ürününü bir an önce satma telaşına girdi. Bu da Toprak mahsulleri Ofisi üzerinde de yoğun baskı oluşturdu.
Özel sektör piyasaya neden girmedi?
Toprak Mahsulleri Ofisi, 21 Haziran’da bir açıklama yaparak özel sektöre “hasat zamanı ürün alın” çağrısı yaptı. Satış fiyatını değil ama satış kriterlerini açıkladı. Ofis’in açıklamasında yeni sezonda üreticiden alınan ürünlerin, alım fiyatının üzerine her türlü maliyet (depolama + personel + finansman vb.) ilave edilmek suretiyle oluşacak satış fiyatı üzerinden satılacağı, sanayicilerin ve hububat ticareti ile iştigal eden sektörün bu hususu dikkate alarak ihtiyaçlarını hasat sezonunda tedarik etmeleri menfaatlerine olacağı ifade edildi.
Toprak Mahsulleri Ofisi yaptığı bu açıklama ile un sanayicileri ve hububat ticareti yapanlara “şimdi ürün almazsanız yarın çok daha yüksek fiyatla almak durumunda kalırsınız “ mesajı verilerek piyasaya girmeleri istendi. Aynı açıklamada olağanüstü koşulların olumsuz etkilerinin ortadan kalkması ve yeni sezon ürün arzındaki bolluk beklentisi nedeniyle 2023 yılı Mayıs ayı sonu itibariyle un regülasyon çalışmasının sonlandırıldığı bilgisine de yer verildi. Ofis, sanayicilere piyasaya girip ürün almazsanız sonra size pahalıya patlar mesajı vermek istese de çok etkili olamadı.
Satış fiyatları geç açıklandı
Bu açıklamadan sadece 5 gün sonra 26 Haziran’da Toprak Mahsulleri Ofisi bu kez satış fiyatlarını açıkladı. Ekmeklik buğdayda ton başına 9 bin 350 lira, makarnalık buğdayda ton başına 10 bin 200 lira ve arpa için 7 bin 725 liralık fiyat açıklanması özel sektörü az da olsa piyasaya yönlendirdi.
Özel sektörün piyasaya girmemesinin en önemli nedenlerinden birisi de finansman sorunu. Buğday alımı için ciddi kaynak gerekiyor. Kredi almak kolay değil.
TMO’nun alımları iki katına çıktı
Buğdayını satmak isteyen üreticinin TMO’dan randevu almada büyük sorunlar yaşaması, piyasada buğday fiyatının düşmesi ve yaşanan sorunları Toprak mahsulleri Ofisi genel Müdürü Ahmet Güldal ile konuştum. Ofis olarak olağanüstü çaba gösterdiklerini belirterek çiftçilere “ürününüzü son kilosuna kadar alacağız endişe etmeyin” mesajı verdi.
Konya’da hasadın yoğunlaşması ile Toprak Mahsulleri Ofisi’nin ürün alımının en üst seviyeye çıktığını ve alımların günlük 220 bin tona ulaştığını belirten Ahmet Güldal, 14 Temmuz 2023 itibariyle 175 bin randevu ile çok büyük bölümü buğday olmak üzere yaklaşık 3 milyon ton hububat alımı yaptıklarını söyledi. Güldal, çiftçinin ürününü son kiloya kadar alacaklarını, acele etmelerine gerek olmadığını ifade etti.
Geçmiş yıllara göre alım miktarını iki katına çıkardıklarını anlatan Ahmet Güldal: “Biz başından beri açıklıyoruz, söylüyoruz. Buğday, arpa, hububat alımında son kiloya kadar hepsini alacağız. Hiç kimse endişe etmesin. Ama buna rağmen bir telaş var. Çiftçi ürününü hasat ediyor ve aynı gün teslim etmek istiyor. Hasadın bu kadar yoğunlaştığı bir dönemde bu mümkün olmuyor. Ofis’in geçmiş yıllardaki yıllık ortalama alım miktarlarına bakıldığında günlük 100 bin ile 110 bin ton civarında. Biz günlük 220 bin tona ulaştık” dedi.
Özetle, buğdayda ve diğer birçok tarım ürününde üretimden satışa kadar birçok sorun yaşanıyor. Verimlilik, katma değer yerine fiyat odaklı bir tartışma yıllardır sürüp gidiyor. Bu sorunu çözemediğimiz için verimliliği konuşamıyoruz. Daha fazla katma değeri konuşamıyoruz. Türkiye buğday ekim alanlarını son yıllarda ilk kez artırmayı başardı. Ancak buğday piyasasını iyi yönetemediği için muhtemelen önümüzdeki yıl ekim alanları yeniden daralacak. Biz yine bunu konuşacağız. Günübirlik politikalar yerine, sorunlara kalıcı çözüm getirecek politikaların uygulanması gerekiyor.
Burcu’yu özlemle anıyoruz
Tarım Gündem’in Kurucusu Burcu Uzuncular’ın aramızdan ayrılmasının üzerinden 1 yıl geçti. Tarım sektörüne çok büyük emeği geçen ve elinizdeki bu dergiyi sektöre kazandıran sevgili Burcu’yu saygı ve özlemle anıyorum.
Böyle bir dönemde bir yayını ayakta tutmak kolay değil. Burcu Uzuncular’ın eseri olan Tarım Gündem’e sahip çıkan ve yaşatan Mehmet Ali Uzuncular, Fatma Uzuncular ve Esin Hepsavaşçı’ya ve siz okurlarımıza şükranlarımı sunuyorum.